HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, “Toplum olarak zenginleşiyoruz, toplum olarak fakirleşiyoruz algısı oluşturdular” dedi. söz konusu.
HDP’li milletvekilleri, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın 2023 bütçelerini TBMM Genel Kurulu’nda konuştu.
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, 2022’nin zor bir yıl olarak tarihe geçeceğini öne sürerek, vatandaşın kazanını emeklinin, işçinin çalıştıramayacağını, vatandaşın büyük bir bölümünün perişan olduğunu, ekonominin bu şekilde uçmadığını savundu. söz konusu.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin yaptığı açıklamada “2022 en kötü yıl olarak tarihe geçer” dediğini öne süren Paylan, “Söylesem itiraz edersiniz ama bunu kim söylüyor bizimkiler. Ekonomiden sorumlu bakan bunu söylüyor. Umut satmaya devam ediyor, ‘Çok şükür bu zor dönemi geride bırakıyoruz’ dedi. Paylan, iyileşmenin olabilmesi için halka yönelik politikalar ortaya konulması gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 5 yıl önce “yetki verin Türkiye’yi uçuracağım” dediğini öne süren Paylan, 5 yılda yoksulluğun ve satın alma gücünün artıp artmadığını sordu.
Türkiye’de biri ucuz ekmek, diğeri lüks otomobil olmak üzere iki kuyruk olduğunu öne süren Paylan, Bakan Nebati’nin “Bu sistemden geliri düşük olanlar dışındaki işverenler kazandı” dediğini aktardı. O da itiraf ettiğini iddia etti.
Devletin patronun yanında olduğunu savunan Paylan, bir evin fakir olmaması için o eve 26 bin 500 lira gitmesi gerektiğini öne sürdü.
Türkiye Cumhuriyet tarihinin en büyük “yolsuzluğunun” TÜİK tarafından yapıldığını öne süren Paylan, “Biriniz çıkıp ‘Enflasyon yüzde 85’ desin. ‘Yorulur’ derse ve ispat ederse milletvekilliğinden istifa ederim.” dedi.
TÜİK’e göre enflasyon yüzde 85 ama geçen yıl Diyarbakır peynir pazarında 30 liraya satılan peynir şu an 130 lira. söz konusu.
Paylan, emeklilik yaşına takılanlar için yapılacak yönetmelikte yaş düzenlemesi olmadığı söylenirken şimdi böyle bir durumdan bahsetmenin doğru olmadığını savunarak, “EYT’lilerle dalga geçmeyin. ” dedi.
HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, bütçeyi “savaş bütçesi” olarak nitelendirerek, işsizliğin arttığını ve kadın istihdamındaki düşük seviyenin devam ettiğini iddia etti.
Harp bütçesi tabirinin silahlanmaya harcanan paranın yanı sıra, üst sınıfların alt sınıflara, hükümetin de çoğunluğa karşı ekonomik güç ve ekonomik şiddete atfedildiğini söyleyen Turan, bütçenin halktan toplanan vergilerle oluşturulduğunu öne sürdü. fakir.
Turan, bütçeyle ilgili yaptığı konuşmada, “Toplum olarak zenginleşiyoruz, toplum olarak fakirleşiyoruz algısı oluşturdular. Yerli, milli, ihracata dayalı, düşük Türk Lirası, yüksek kura dayalı.” Bakanın ‘türkiye ekonomi modeli’ dediği siyaset yerle yeksan oldu, çöktü. senin kudretinden sonra gelecek olanlara.” dedi.
Yoksulluğun ve açlığın bu kadar arttığı ülkede ‘ekonomi iyiye gidiyor’ denilmemesini isteyen Turan, hükümet bu ekonomi politikasını sürdürdüğü sürece milyonlarca insanın ekonomiden pay alamayacağını iddia etti. ekmek. Turan, ekonominin düzelmesi için gerekli koşulun bu anlayışın ortadan kalkması, yeterli koşulun ise hükümetin gitmesi olduğunu iddia etti.
HDP Batman Milletvekili Necdet İpekyüz, ülkede ciddi bir ekonomik, siyasi, toplumsal ve sosyal krizin yaşandığını ve herkesin bunu söylediğini öne sürerek, hükümetin “Biz ne yapalım, ne yapalım, bizim eksiğimiz ne? Yapamayız. Yönetin, yönetemiyoruz.” söylemediğini ve dışarıda bir arıza aranmaya çalışıldığını savundu.
HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu, saray bütçesinin konuşulacağı başka bir masada halkın geçim bütçesinin durduğunu söyledi.
Asgari ücret artışına değinen Piroğlu, dünya genelinde asgari ücretin uygulandığını ancak bunun bir istisna olduğunu, Türkiye’deki taban fiyatın genel fiyat anlamına geldiğini savundu.
Türkiye’de 40 milyona yakın insanın asgari ücretle yaşadığını savunan Piroğlu, 10 milyona yakın emekli ve 10 milyona yakın engellinin daha düşük ücretle geçinmeye çalıştığını iddia etti.
Halkın çoğunluğuna sefalet, açlık ve yoksulluğun dayatıldığını savunan Piroğlu, “Bu hükümet zenginlerin hükümetidir ve bu hükümetin bütçesinin yoksullara çözüm üretme şansı yoktur. 20 yıldır.Çünkü zengini patronların karşısına çıkarmak zorunda ama zengin fakirin servetini çaldığı için patronların çözüm üretme şansı yok.Onun zenginliği işçilerin emeğini çalmaktan ibaret.” sözlerini kullandı.
HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ, tarihin en büyük bütçe açığının AK Parti hükümetleri döneminde verildiğini savunarak, şunları söyledi:
“Ocak ve Ekim aylarını kapsayan dönemde bütçe açığı 128,7 milyara ulaştı. Hazine bütçesinde ortaya çıkan bu durum kriz sebebi olurken, hükümet ekonominin büyüdüğünü iddia ediyor. vergiler bütçe açığını kapatmak için halktan toplanıyor ekonomik krizin faturası halktan tamamen kesildiği için genç işsizlik oranı yüzde 41 her 3 kadından biri eğitimsiz istihdamda da yok.İktidarın mevcut politikaları halkı değil yandaşları büyütüyor.Oysa hükümete göre ekonomi büyüyor, yoksulluk azalıyor.Büyümeyi savunduğu bu şemada halk sefalet içinde.”
