Kanal D ekranlarında özgün bir yapım yayına başlıyor. Bu akşam (27 Şubat) ilk bölümüyle seyirci karşısına çıkacak olan Veda Mektubu tüm dikkatleri üzerine çekti. Nurgül Yeşilçay, Selim Bayraktar, Rabia Soytürk, Emre Kıvılcım ve Bennu Yıldırımlar gibi sevilen isimlerin yer aldığı Veda Mektubu’nun karakterleri de oldukça merak edildi.
Gelin Veda Mektubu karakterlerini yakından tanıyalım…
Most Production imzalı Veda Mektubu dizisi Kanal D ekranlarında yayınlanmaya başlıyor. Yeni yapım ilk tanıtımıyla dikkatleri üzerine çekmeyi başardı.
27 Şubat Pazartesi günü izleyici karşısına çıkmaya hazırlanan Veda Mektubu’nun yönetmenliğini Deniz Çelebi Dikilitaş, yapımcılığını ise Gül Oğuz üstleniyor.
Güçlü oyuncu kadrosu ve merak uyandıran hikayesiyle döneme tartışmalı bir başlangıç yapması beklenen yeni dizinin karakterleri de elbette merak ediliyordu.
Peki, merakla beklenen Veda Mektubu serisinin karakterlerini birlikte tanımaya ne dersiniz?
Detaylar burada…
Nurgül Yeşilçay – Alanur Yıldız
Bağdat Caddesi’nin varlıklı ailelerinden birinin kızı olan Alanur, anne baba sevgisinden, gerçek temastan uzak büyümüştür. Gençliğinde tıpkı küçük kızı Aslı gibi asi ve o da ailesine isyan etmek için onların tasvip etmeyecekleri Ziya ile çıkmaya başlamıştır. Alanur, Ziya için elinden geleni yapar ve hatta evden kaçar. Ancak Ziya o gün kısa, soğuk bir mektup göndererek kaybolur. Alanur, Ziya tarafından terkedildiği yerde kalbi donmuş bir kadına dönüşür. Yaşadığı kalp kırıklığı sonucunda, aralıklı, soğuk, dikkati çekmeyen bir hanımefendi olduğu ortaya çıkar. Aslı – Mehmet’in ilgisi ile geçmişin açılmamış defterlerine geri dönecek, tüm örtülü ve kabuklu yaraları açılacak; hayatı, duygularını, kadınlığını ve anneliğini yeniden tanımlaması gerekecek.
Selim Bayraktar – Ziya Karlı
Hayata küskün bir mutasavvıf… Büyüdüğü mahallenin kurallarından kurtulup huzur bulmak için kalbini manevi âleme açmıştır. Ancak DNA’sına işlemiş bazı şifreleri silmeyi başaramamış ve farkında olmadan ailesine emsal ve baskı uygulamıştır. Klasik ailesi, sokak kızı Alanur ile evlenmesine karşı çıkar ve Ziya’yı mahalleden zengin bir seçenek olan Seher ile dünya evine getirirler. Aslında, derinlerde yufka yürekli, meraklı, hevesli, kapsayıcı bir küçük çocuk yatıyor. Yeni gelinleri Aslı tam da bu çocuğa dokunur. Adeta Alanur’un reenkarnasyonu gibi, bir zamanın imkanlarını hatırlatır, Ziya’nın yumuşacık midesine denk gelir. Lise yıllarında olduğu gibi kalbi yerinden çıkacak olan Ziya, Alanur’u yıllar sonra ilk kez gördüğünde, hayatın ikiliyi nasıl da başka bir uca savurduğunu çeşitli hayal kırıklıklarıyla zamanla anlar.
Rabia Soytürk – Aslı Yıldız
Yaratıcı ve artistik bir kız olan Aslı, tüm hayatını kontrol etmeye çalışan annesi Alanur’un baskısıyla Fransa’da hukuk okumaya gitmek üzeredir. Ancak beklenmedik olaylar sonucunda kalbini yıllar önce annesinden ayrılan Ziya Karlı’nın oğlu Mehmet Karlı’ya kaptırır. Kimseyi ciddiye almayan, herkesle ve hayatla dalga geçen bu asi genç kız, birkaç gün içinde hayatının en önemli kararını vermek zorundadır: Ya annesinin çizdiği yolu izleyecek ya da yeni bir yolculuğa çıkacaktır. Mehmet’le. Aslı’nın yapacağı bu seçim, iki ailenin kaderini kökten değiştirebilir. Aslı’nın sevgisi ve dönüştürücü gücü 30 yıl önce açılan yaraları sarmaya yetmeyebilir.
Emre Kıvılcım – Mehmet Karlı
Karlı ailesinin en büyük çocuğu ve annesi Seher’in gözbebeğidir. Annesinin karşılıksız sevgisini arkasında bulduğu için başka bir sevgiye ihtiyaç duymamış, ilk gençliğinden itibaren kızların kalbini kırmaktan ve hep sevgili değiştirmekten çekinmemiştir. Tüm bu kısa süreli bağlar onun aşka olan inancını kırar ve Mehmet kendini bir akıl evliliğinin eşiğinde bulur. Aynı çatı altında birlikte büyüdükleri Hatice ile nişan arifesinde olduğu gibi. Bu darlığın içinde tanıdığı Aslı, Mehmet’in hayatını alt üst eder. Mehmet, Aslı’da birbirine zıt iki duygu görmektedir – kimsenin sevgisinin garanti olmadığı, ancak aslında en çok kendisine güvenilebileceği. Mehmet ise sahiplenici, koruyucu tavrı, iç bilgeliği ve başkalarında görmediği hayat anlayışıyla Aslı için vazgeçilmez bir adam olur.
Bennu Yıldırımlar – Seher Karlı
Gençliğinde babasının yanında çalışan alt sosyo-ekonomik gruptan bir adamın oğlu olan Ziya’ya aşık olur ve ortada platonik bir evlilik başlar. Ancak Ziya, Alanur’u bir türlü aklından çıkaramamıştır. Hayatı boyunca başka bir kadının gölgesiyle boğuşan Seher’in yorgunluğu zamanla öfkeye dönüşmüştür. Oğlu Mehmet’in Aslı için verdiği mücadeleler, Ziya’nın Seher’e olan duygularının adeta çığlığı gibidir. Bu yüzden oğlunun Hatice’yi istemediğini kişiselleştirir. Üstelik Aslı’nın Alanur’un kızı olduğunu öğrendiğinde, Seher’in örtbas ettiğini sandığı travmalar derinden tetiklenir ve kusursuz bir fırtınaya dönüşür.